GÖRÜŞLER ARASINDAKİ FARK NEREDEN KAYNAKLANIYOR?

Son yıllarda iç politika ve dış politika konularında görüş üreten kurumlarda bir artış var. Tabii ki bu gayretleri saygıyla karşılıyoruz. Buna ihtiyacımız da vardır? Yalnız benim bu yazıda üzerinde durmak ve düşünmek istediğim soru bu yazının başlığını oluşturmaktadır. Görüş ve Yorum veren kurumların hepsi aynı şeyi mi yapıyor? Öyleyse görüşler arasındaki farklılık nereden kaynaklanıyor?

Bir söylemin görüş veya yorum adını alabilmesi için kendi içinde bir mantığa kavuşması gerekir. Önü ile sonu arısında mantıki bir bağ olmayan sözlerin yorum adını alması mümkün değildir. Böyle sözlere başı sonu belirsiz veya tutarsız sözler diyerek geçiştiririz.

Şimdi iç politika veya dış meselelerle ilgili yorum vermek isteyenler, önce bu gidişlerin dayandığı prensipleri kavramaya çalışırlar. Hükümler hangi değişmez noktalar arasındaki zikzaklardan meydana gelmektedir? Bunun için seçilen sahanın güç merkezlerini; iç politika ise, siyasi partileri. dış politika ise bu politikaların üretilmesine etkili olan mihrakları; tespit ederler.

Taktikler bu güç merkezleri arasında cereyan eden münasebet ve konuşmaların sonucudur. Bu merkezlerin her yeni hücum için bir ortam hazırlama dönemleri vardır. Sözcü ve yorumcuların ilk işaretleri ortaya yeni bir yorum veya durum mu çıkacak sorusunu sordurur. Bu yeni tutumun işaretleri devam ederse, araştırma kurumları bunları not eder. Arkadan gelecek dalgaları takip eder. Değilse bir süreç devam ediyor demektir.

 İşte yorumcu belli süredeki gözlemlerinin kendisinde uyandırdığı intibaları bir tasnife tabi tutar ve zaman içinde değişmediğini zannettiği prensipleri alt alta yazar ve onlar arasındaki değişken noktalar ile değişen noktaları, sabit kadem devam eden noktaları tespit eder ve kendi kendine şu beyanlar esas politikayı, şu unsurlar çevre konuları yahut da esas niyeti gizleyen ayrıntılar veya süslemeler olarak değerlendirir. Sonra sürecin mantığını yakalamaya çalışır.

Artık bütün yorumlar bu mantık üzerine bina edilir.

Tabii ki yorum veren kaynak kendisi de bir gidişatın ilk işaretlerini vermeye veya kendi mantığını uluslar arası veya iç politikada etkili olması dileği ile ifade etmeye çalışır. Burada dışarının niyet ve kurgularını teşhis etmeye çalışırken, kendisi de ülkesinin yararına olacağını zannettiği yorumlarını yapmaya ve yaymaya çalışır. Böylece tezlere karşı başka tezler cevaplar ve tenkitler ortama seçimlik fikirler çözümler sunar. Okuyanlar, dinleyenler bütün bu gayretlerden ve üretimlerden faydalanır.

Aşağı yukarı fikir üreten kurumlar, kuruluşlar ve kişiler, meselelerin temelindeki mantık ve değer hükümlerini kavradıktan sonra, bunları ülke çıkarları terazisinde tartarak bir mantık kurmaya çalışırlar. Tercihler farklı olduğundan, kabuller ve teşhisler farklı olduğundan, ortaya çıkan görüşler de farklılık gösteriyor, bu farklı yorumlar yöneticilere ve fikir adamlarına seçenekler sunmak gibi de bir görevi yerine getiriyorlar.

Temelde yapılan işler birbirinin aynıdır, yalnız temel fikirler ve ayrıntılar konusundaki farklı değerlendirmeler, sonuçta farklı yorumlara imkân veriyor.

Bütün yorumlar aynı gidişatın fotoğraflarıdır, yalnız fotoğraflar aynı yerden değil de farklı noktalardan çekildiğinden, yorumlar da farklı olabilmektedir, diye düşünüyorum. (22.01.2011 Cumartesi)

  • 18.12.1933’te Niğde’de doğdu. Niğde Dumlupınar İlkokulu (1946), Niğde Ortaokulu (1949), dört yıla yakın İstanbul’daki lise öğrencilik yılları (1949-23.6.1953), Niğde Lisesi (1955), Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi (1959) mezunu. Bir süre öğretmenlik yaptı. (1962-1967). Genelde serbest avukat olarak çalıştı.

  • Galeri

  • İletişim